İstanbul
19 Mayıs, 2024, Pazar
  • DOLAR
    32.20
  • EURO
    35.11
  • ALTIN
    2500.6
  • BIST
    10643.58
  • BTC
    67130.053$

HACI BEKTAŞ İLE MÜSLÜMAN KEŞİŞ

HACI BEKTAŞ İLE MÜSLÜMAN KEŞİŞ
HACI BEKTAŞ İLE MÜSLÜMAN KEŞİŞ
 İslâm ülkesinin öte yanındaki bir memlekette, bir keşiş vardı. Bir yıl kıtlık olmuştu; keşiş de sıkıntıya düşmüştü. Bir gün, ne olurdu, Hünkâr lûtfetseydi de bana biraz buğday gönderseydi diye düşündü. O anda Hünkâr'a malûm oldu, bir dervişine biraz buğday verdi, filân yerdeki filân kilisenin keşişine bu buğdayı götür dedi, yolladı.Derviş buğdayı alıp giderken yolda, buğdaya alıcılar çıktı. O kadar fazla para verdiler ki dayanamadı, bir miktarını sattı, yerine toz ve saman doldurdu. Vara vara o şehre gitti, sora sora kiliseyi buldu, keşişle görüştü, size Hünkâr Hacı Bektâş-ı Veli, şu kadar yük buğday gönderdi dedi, buğdayı teslim etti.Keşiş, dervişi konukladı, bir nice gün ağırladı. Derviş, bunu görünce içinden ah dedi, ne olurdu bu çeşit kişi Müslüman olsaydı. Dervişin düşüncesi, keşişe malûm oldu, dedi ki:“Derviş, ben de Müslüman olurdum ama senin gibi Müslüman olup erenlerini gönderdiği buğdayın bir kısmını satarım, yerine toz, saman doldururum diye korkuyorum. Sen, filân yerde bu işi yaptın.”Derviş, keşişin sözlerini duyunca utandı, başını aşağıya indirdi. Keşiş kalktı, çuvalları dışarıya çıkardı, tozu, samanı döktü, sonra dervişin yanma geldi. Bu sırada Hristiyanlar geldiler. Keşiş, onları savdı, dervişi alıp kiliseye götürdü. Kilisenin kapısını iyice kapadı, tâ dibe vardı. Oradaki bir taşı kaldırdı, dervişle beraber içeriye girdiler. Derviş baktı ki orası güzel bir oda. Karşıda bir mihrap var. Mihrapta bir bohça, bohçanın üstüne de bir elifî tac konmuş. Keşiş, elbiselerini soyundu, elifî tacı başına giydi, bohçayı açtı, içindeki derviş abasını giyindi, mihraba geçip namaz kıldı. Derviş de onunla beraber namaza durdu. Keşiş, namazdan sonra bir rahleyi önüne çekti. Üstündeki Kur'ân'ı açtı, bir miktar okudu, sonra kapayıp rahleye koydu. Abayı çıkardı, bohçaya koyup dürdü, mihraba kodu. Elifî tacı çıkarıp bohçanın üstüne bıraktı. Gene keşiş elbisesini giydi.Dervişe, "Biz de Hünkâr'ın dervişiyiz" dedi, dervişe armağanlar verip yola saldı.Abdulbaki Gölpınarlı, Hacı Bektaş Veli Velayetnamesi’nden…

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!