İstanbul
11 Aralık, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

AABF, İsrail’in katliamlarına neden sessiz?

AABF, İsrail’in katliamlarına neden sessiz?
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu’nun bir “sırrı” daha ifşa oldu! Filistin’de onbinlerce kadın, çocuk katledilirken AABF’nin neden sessiz kaldığı ve “3 maymun” tiyatrosuna başvurduğu ortaya çıktı!

İsrail yanlısı gösterilere herhangi bir kısıtlama veya yasaklamanın olmadığı Avrupa ülkelerinde, Filistin halkı ile dayanışma amaçlı gösterilere yasaklanıyor.

Almanya’nın da son dönemdeki en önemli tartışma konularından birisi Filistin’lilerin uğradığı katliamları protesto etmek isteyen gösterilerin yasaklanması.

AVRUPA FİLİSTİN TEMALI GÖSTERİLERE KARŞI ACIMASIZ

İngiltere, Fransa, Hollanda gibi ülkelerin yanında Almanya da, her gün sivil halkı hedef alan bombalarla katledilen Filistin halkı ile dayanışma gösterilerini yasaklıyor.

Filistin halkı ile dayanışma açıklamaları yapan Yunanistan eski Maliye Bakanı Yanis Varoufakis’e dahi Almanya’da siyasi faaliyetlere katılma yasağı getirildi!

Sol Syriza hükümetinde maliye bakanlığı yapan Varoufakis Berlin’de planlanan Filistin ile dayanışma mitingine katılacaktı!

AABF, FİLİSTİN’DE KATLİAMA GÖZLERİNİ KAPADI

Tüm dünyanın gözleri önünde insanlık dramı yaşanırken ve Almanya’da da hükumetin Filistin’de yaşananlara dikkat çekmek için planladıkları girişimler yasaklanırken “çok demokrat” ve “çok ilerici” Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu neden sessiz, sorusuna Almanya’daki Alevi Bektaşi toplumu cevap arıyor.

Öyle ya, Türkiye’de trafik kazası için bile bildiri yayınlayan bir kuruluş “parçası olduğu”nu iddia ettiği Almanya’nın en önemli tartışma konusuna katılmaktan neden kaçınıyor, herkes merak ediyor.

AABF’nin sessizliğinin hayra alâmet olmadığını tecrübelerimizden bildiğimiz için, sorgulama yapınca görülüyor ki, AABF’nin hesaplarında Filistin hakkındaki tek paylaşım, kendilerinin de imzacı olduğu Türkiye’deki bazı kuruluşların basın açıklaması.

Daha önce de haberini yaptığımız açıklamada “Gerek İsrail gerek Filistin tarafının saldırıları”ndan söz ederken, 3 paragrafın ikisi PKK’ya karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin operasyonlarına verilen tepkiye ayrılmıştı! Terörle mücadele eden ülke eleştirilirken, onbinlerce sivil Filistinliyi tüm dünyanın gözü önünde katleden  İsrail eleştiri dışında tutuluyordu!

Tüm Almanya’nın ilerici, hümanist ve sol çevreleri Filistin’lilerin uğradığı vahşete tepki verirken, ilericiliği kimseye bırakmayan AABF’nin neden sessiz kaldığını açıklıyoruz.

ALMAN DEVLETİ EMREDER, AABF YAPAR!

Aslında, AABF’nin sessizliği trajik ve dramatik bir tiyatronun ifşası anlamına da geliyor.

Çünkü, Türkiye’de “devletin Alevisi olmayacağız” diye yeri göğü inletenlerin, Almanya’da devletin emirleri ile basın açıklaması yayınladığını görüyoruz.

Meğer, AABF “Türkiye’nin Alevisi olmayız ama Alman devletinin Alevisi oluruz” demek istiyormuş, bilememişiz!

Nasıl mı? Anlatalım.

Almanya Federal İçişleri Bakanlığı müsteşarları Juliane Seifert ve Hans-Georg Engelke Almanya’da faaliyette bulunan “islami kuruluşları” 17 Ekim’de “görüş alışverişi yapmak üzere” bakanlığa davet ettiler.

Alevi Bektaşi toplumuna Hz. Ali ve Ehl-i Beyt’e düşmanlık yapan tüm çalışmaları destekleyen AABF yönetiminin, elbette Alman devletine “biz islami kuruluş değiliz” demeyeceğini biliyoruz. Alman devletine itiraz etme hakları olmadığını artık bütün dünya öğrendi.

Hatta, sadece bunu söylememekle kalmadılar, “diğer islami kuruluşlarla birlikte” toplantı gün ve saatinde kendilerine ayrılan sandalyeye de oturdular. AABF’yi bu toplantıda genel başkan yardımcısı İbrahim Emre temsil ediyordu.

“İSRAİLLİLERE BİRLİKTE ÜZÜLÜYORUZ”

Alman tarafını ilgilendiren “hassas konu” ülkede yaşayan Müslümanların İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarında nasıl tutum alacağı idi.

Orta Doğu'daki son gelişmelerin Almanya'daki toplumsal yaşam ve güvenliğe olan etkilerini değerlendiren” İslami kuruluşlar bu görüşmenin sonunda bir de basın açıklaması yayınladılar.

Alman İçişleri Bakanlığı’na göre “açık ve yapıcı bir zeminde” gerçekleşen toplantı sonunda dikte edilen bildiride, Hamas’ın şiddetine maruz kalan İsraillilere “birlikte üzülüyor ve endişeleniyoruz” ifadeleri yer alırken katledilen, bombalanan Filistinlilerden ima yoluyla dahi söz edilmedi.

ALMAN İÇİŞLERİ İSRAİL’E TEPKİ VERMEYİ YASAKLADI!

Ancak, en önemlisi açıklamanın son paragrafıydı. Alman İçişleri Bakanlığı açıkça Filistin yanlısı açıklamalara sansür getiriyor ve bunu da AABF’nin da dahil olduğu İslami örgütlere kabul ettiriyordu.

Paragraf şöyle:

Demokrasimizin önemli bir özelliği de ifade özgürlüğü ve toplanma özgürlüğünün garanti altına alınmasıdır. Ancak bu özgürlükler, nefret, kışkırtma ve şiddete teşvik ettiği noktalarda sınırlanır. Almanya’da antisemitizme yer yoktur. Bu ilkeyle görüşmelere devam ediyoruz.

Yani, Alman devleti, açıkça Filistin yanlısı her açıklamayı veya girişimin yasaklanacağını açıkça İslami kuruluşlara dikte ve kabul ettirmişti!

Elbette, AABF de “Almanya’daki islami kuruluşların parçası olarak” bu yasağı delemezdi, delmeye cesaret ve teşebbüs de edemezdi!

Türkiye’de devletin Alevisi olmayacağız diye slogan atanlar, bir imza ile Alman devletinin Alevisi oluvermişlerdi!

ALMAN İÇİŞLERİ BAKANINA İMZA DA YETMEDİ!

17 Ekim’de İslami örgütlere bu bildiriyi imzalatmak yetmemiş olmalı ki, İçişleri Bakanı Nancy Faeser bir ay sonra “Deutsche Islam Konferenz” adındaki Alman Diyaneti aracılığı ile topladığı Müslümanları temsil eden kuruluşları daha üst perdeden tehdit etmekten çekinmedi.

Faeser, İslami kuruluşların sinagogları ziyaret etmesinin ve Yahudi nefretine karşı olduklarını beyan etmelerinin de yeterli olmadığını belirtti. Faeser, cami cemiyetlerinde ve Cuma hutbelerinde İsrail taraftarlığını açıkça dile getirilmesi gerektiğini söyledi!

Alman devletine verdiği sözü yerine getiren AABF’nin Filistin konusunda “3 maymun tiyatrosu” oynamasının nedeni şimdi anlaşıldı mı?

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!